Home Blog (Page 21)

Kategori: Blog

Lamine Diş Estetiği Fiyatları

Lamine diş estetiği uygulaması elde edilen mükemmel sonuçlar sebebiyle, günümüzün en popüler diş tedavi yöntemlerinden biri haline gelmiştir. Diğer estetik diş tedavi yöntemlerine nazaran biraz daha maliyetli olmakla birlikte, hasta beklentilerinin eksiksiz bir şekilde karşılanması, lamine diş estetiğini ayrıcalıklı bir konuma getirmektedir.

Lamine porselen diş kaplama fiyatları, birçok farklı kritere bağlı olarak belirlenmektedir. Oldukça hassas bir klinik ve laboratuvar süreci gerektiren lamine kaplama tedavi fiyatları,

  • Yapılacak diş sayısı,
  • Dişlerdeki deformasyon ölçüsü ve çürük sayısı,
  • Ağız sağlığı ile ilgili ekstra işlem gerekip gerekmediği göz önünde bulundurularak belirlenmektedir.

Doktor ve hasta arasında gerçekleşen ilk seans sonunda, fiyat tespitleri yapılarak hastaya bildirilmekte, onay alındığı takdirde tedavi planı oluşturulmaktadır. Farklı nedenlere ve kullanılan malzeme kalitesine göre değişkenlik gösterebilen lamine diş fiyatları hakkında en gerçekçi bilgi, tedaviyi uygulayacak olan hekim tarafından verilmektedir.

Lamine Diş Estetiği Tedavi Süreçleri

Lamine diş estetiği talebiyle başvuru yapan hastalar için, ağız içi ölçülerinin alınmasıyla tedavi süreci başlar. Kişiye özel olarak hazırlanan model laboratuvarda testlerden geçirilerek hastanın onayına sunulur. İlk aşamada hastanın dişlerine geçici kaplama yapılarak uyumlu olup olmadığı gözlemlenerek olası sorunlar düzeltilir. Hastanın onay vermesi sonrasında dişe yapıştırılacak gerçek yaprak porselen lamineler hazırlanır. Özel ve kuvvetli bir yapıştırıcı vasıtasıyla dişlere yapıştırılan lamineler, düzenli temizlik ve bakım yapıldığı takdirde ömür boyu sorunsuz olarak kullanılabilir.

Hastanın diş eti hastalıkları sorunu veya tedaviye ihtiyaç duyacağı herhangi bir ağız ve diş sorunu yoksa lamina porselen tedavisi 2-3 seans içerisinde son bulur. Takıldığı gün kullanılabilen laminalar, doğal diş görünümüne en yakın sonuçların elde edilebildiği yegâne tedavi şeklidir. Bu sebeple titiz bir klinik ve laboratuvar çalışması sonucu imal edilirler. Bu porselenlerin uzun yıllar kullanılabilmesine olanak sağlayan en önemli etkenlerden biri de, dişi yapacak olan hekimin bilgi ve tecrübesidir. Bu yüzden, lamina ihtiyacı duyan hastaların doktor seçimine özen göstermeleri gerekir.

Yaprak Lamine Porselen Restorasyonları Hangi Durumlarda Yapılmalıdır?

Lamina porselen estetik restorasyonlarını gerekli kılan en önemli sebeplerden biri, hiç kuşkusuz diş ve yüz estetiğini beklentisidir. Özellikle diş yapıları konusunda estetik kaygıları olan bireyler tarafından tercih edilen lamina diş estetiği,

  • Ayrık durumda bulunan ön dişlerin kapatılması,
  • Aşınmış veya kırık dişlerin restore edilmesi
  • Şekil bozukluğu olan dişlerin düzeltilmesi,
  • Sararmış ve renk değiştirmiş dişlerin doğal görünümüne dönüştürülmesi,
  • Dişlerin uzunluklarının artırılması,
  • Eğri ve çapraşık dişlerin düzeltilmesi,
  • Beyazlatma yöntemleriyle beyazlatılamayan dişlere doğal görünüm kazandırılmasında,

Lamine restorasyon uygulaması yapılmaktadır.

Kırılma ve düşme gibi herhangi bir olumsuzluk yaşanmadan kullanılabilen laminalar, diş eti çekilmeleri sonucu zarar görebilirler. Bu sebeple, 6 ayda 1 doktor kontrolü ile diş eti rahatsızlığı problemlerini erken farkederek önlem alınmalıdır.

Lamina Dişler Hakkında Daha Kapsamlı Bilgi Almak İçin Lamina Diş Sayfamızı Ziyaret Edebilirsiniz.

İmplant

İmplant destekli köprü protezi uygulamaları birden fazla diş kayıplarında yapılan, 2 implantın üzerine 3 veya 4 üyeli sabit protezin yerleştirildiği oldukça sağlıklı ve rahat bir yöntemdir. Hemen her yaşta hastada kullanılmakta ve hastanın estetik ile ilgili kaygılarını ortadan kaldırmaktadır.

İmplant uygulamalarında çene cerrahisi uzmanı tarafından çene kemiğine yerleştirilen metal vidalar, dişin kökü görevini üstlenir. Sonrasında diş görünümüne sahip olan porselen diş takılır. Bu yöntem tek diş kayıplarında olduğu gibi, birden fazla sayıdaki diş kayıplarında da kolaylıkla uygulanabilir.

Ağız içerisinde birden fazla dişin yokluğuyla oluşan kayıplarda implant destekli köprü uygulamaları oldukça yaygın bir şekilde kullanılmaktadır. İmplant destekli köprü uygulamalarında 3 veya 4 diş yan yana kaybedilmiş olsa dahi iki adet implant üzerine köprü uygulanarak dişsiz boşluklar ortadan kaldırılabilmektedir.

İmplant Destekli Köprü Protelerinin Sağladığı Avantajlar

İmplant destekli köprülerin sağladığı en önemli avantaj, hastanın estetik kaygılarla yaşadığı ruh halinden sıyrılmasını sağlamaktır.

  • Sağlıklı dişlere zarar vermeden uygulama yapılabilmesi,
  • Doğal diş görünümüne sahip olması,
  • Estetik görünümü,
  • Uzun ömürlü kullanım imkânı,


İmplant destekli köprüleri cazip hale getiren avantajlar arasında yer alıyor. İmplant üstü ölçüsünün alınmasıyla başlayan implant üstü sabit köprü protezi yapım süreci, köprünün dijital ortamda son şeklinin verilmesi ve laboratuvar ortamında hazırlanmasıyla devam eder. Yaklaşık 2 hafta süren tedavi süresince ortalama üç seans süren hekim kontrollerine ve provaya gidilmektedir. Hekim tarafından genel muayeneler yapılarak eksiklerin giderilmesi sonrasında en fazla iki hafta içerisinde hastaya implant destekli köprüleri takılır.

Her ne kadar doğal diş görünümüne sahip olsa da, yapay bir uygulama olması sebebiyle, özenli bir şekilde temizlik gerektiren implant destekli köprüler, günde en az iki kez fırçalanmalıdır. Sert ve kabuklu yiyeceklerden uzak durmak ve bakımını ihmal etmemek, üst tabakadaki porselenin zarar görmeden uzun yıllar sağlıklı bir şekilde kullanımına olanak sağlar.

İmplant

Modern tıbbın hızla ilerleyişinin en temel sebebi, teknolojinin her alanda olduğu gibi tıp alanında da daha sık kullanılmasıdır. Diğer branşlarda olduğu gibi, ağız, diş ve çene sorunlarında da oldukça geniş bir kullanım alanına sahip olan teknolojik cihazlar, uzman diş hekimlerinin tecrübeleriyle birleşince farklı tedavi yöntemlerinin başarıyla uygulanması mümkün hale gelmektedir.

İlgili Link: İlgili Link: İmplant Nedir

Ağız ve diş sağlığını tehdit eden ve yüzün estetik görünümünü olumsuz etkileyen eksik dişler, geçmişte geleneksel olarak yapılan köprü ve protezlerle tedavi edilmekteydi. Günümüzde ileri teknoloji ürünü tıbbi cihazların geliştirilmesiyle birlikte ve elde edilen tedavi sonuçları sebebiyle implant tedavi yöntemleri daha sık tercih edilir hale gelmiş bulunuyor.

İmplant Nedir?

Çene kemiğinin içerisine yerleştirilmek suretiyle eksik dişlerin tamamlanmasını sağlayan titanyum vidalar implant olarak adlandırılmaktadır. İmplant tedavisinin en önemli avantajı, tedavi edilen dişin yanında yer alan komşu dişlere zarar vermeden uygulanabilir olmasıdır. Diş kemiğinin içerisine yerleştirilen implantın üzerine protez yerleştirilerek yapılan diş tedavilerinde, implant diş kökü görevini üstlenir. Böylece hastanın doğal dişiyle beslendiği gibi beslenebilmesi, konuşabilmesi ve estetik bir şekilde gülebilmesi sağlanır.

İmplant tedavisinin uygulanabilmesi için, kadın veya erkek bireyin 18 yaş üzeri döneminde olması gereklidir. İmplant uygulamaları öncesi çekilen diş ve çene röntgenleri, çene yapısının implanta uygun olup olmadığı konusunda fikir sahibi olunmasına olanak sağlar. 18 yaş üzeri hemen her bireye uygulanabilen implant tedavisi, şeker hastaları ve kemik erimesi sorunu yaşayan bireylerde farklılıklar gösterir. Şeker hastalarının şeker düzeyi normal seyrine girmeden implant tedavisi yapılmamalıdır. Kemik erimesi sorunu yaşayan bireyler de hastalıklarına uygun tedaviyi aldıktan sonra implant tedavisinden yararlanabilirler. Ayrıca kan sulandırıcı ilaçlar kullanmak durumunda olan hastalar da implant tedavisi öncesinde bu tür ilaçları almayı durdurmalıdır.

İmplant Tedavisinin Sağladığı Avantajlar

İmplant tedavisi birçok avantaja sahip olmakla birlikte, ağız hijyenine önem gösterilmediği takdirde ağız ve diş sağlığı konusunda elde edilen konforun kaybedilmesi mümkündür. Diğer diş tedavi yöntemlerine göre daha maliyetli olan implant tedavileri,

  • Diş görünümünün doğala en yakın haline kavuşması
  • Estetik kaygıların azalarak yaşam kalitesinin artması ve özgüven kazanımı
  • Besinlerin daha rahat çiğnenebilmesi sonucu sindirim sistemi sorunlarının ortadan kalkması
  • Her türlü besin maddesinin yenebilmesi ile sağlanan sağlıklı beslenme

İmplant tedavilerinin hastalara sağladığı en önemli avantajlar arasında yer almaktadır. İmplantların bir başka özelliği de, alerjik reaksiyonlara sebep olmayan ve vücut dokusu tarafından reddedilmeyen malzemelerden üretilmiş olmasıdır. Genellikle titanyumdan üretilen implantlar, canlı organizmanın bir parçası haline gelmediğinden dolayı doku ile uyuşmazlık söz konusu olmaz. Bu sebeple uzun yıllar en küçük bir sorun oluşturmadan kullanılabilirler.

İmplant tedavileri, günümüzde en sık başvurulan diş estetiği yöntemidir. İmplant tedavileri, doğal diş yapısına uygunluğun en üst düzeyde elde edilmesini sağlayan tedavi yöntemidir. Doğru teşhis, tedaviyi uygulayacak hekimin uzmanlığı ve bilgi birikimi sayesinde uzun yıllar ağız ve diş sağlığını koruyacak sonuçlar elde edilebilir. Diş implantları ağız içerisinde yerleştirildikleri alanlar ve destek dokularına göre belirlenmektedir.

  • İntramukozal implant
  • Endoseöz( endostal) implant
  • Subperiosal implant
  • Transosseöz implant hastanın ihtiyaç duyduğu tedavi yönteminin belirlenmesi sonrasında uygulanan tedavi çeşitleridir.

Endoseöz implantlar çene kemiğinin içine yerleştirilerek kemikle hem yapı hem işlevsel anlamda birlikte görev görürler. Bu tür implantlar vida veya silindir şeklinde tasarlanmıştır. Subperiostal implantlarda ise, hekim tarafından yapılan cerrahi müdahale ile kemiğin açığa çıkarılması ve kemik üzerinden ölçü alınmak suretiyle implant hazırlanması söz konusudur. İnce metal alaşımlardan üretilen bu tip implantlar kafes biçimindedir.

Lamina Diş

Lamina diş, bir diğer tanımıyla porselen kaplama, bireylerin dişlerinde meydana gelen deformasyon, kırılma gibi sebeplerden doğan estetik bozuklukları gidermek adına yapılır. Kişiye özel diş ölçüleri alınarak oldukça hassas bir klinik çalışma sonucu tasarımı yapılan lamina kaplamalar, dişlerin ön yüzeylerine yapıştırılmak suretiyle kullanıma hazır hale getirilir. Lamina diş kaplama tekniğinin en önemli özelliği, dişlerde herhangi bir aşındırma yapılmadan istenilen uyum ve mükemmeliyetin elde edilmesidir. Yaprak kadar ince ve saydam bir görünüme sahip olan laminalar, yapıştırıldıkları dişlerin doğal görünümüyle birebir uyum sağlayarak adeta görünmez olurlar.

Oldukça ince olmalarına rağmen, diş minelerine yapıştırıldıklarında bazınca, çekme ve itme gibi kuvvetlere karşı yüksek dayanıklılık gösterirler. Kolaylıkla kırılmayan lamine dişler, ağız ve diş bakımının düzenli ve sürekli yapılması halinde bir ömür boyu sorunsuz bir şekilde kullanılabilirler. Diş dokusunu kaybetmeden yapılabilme avantajının yanı sıra, lamina uygulanan dişlerde kaybedilen doku yeniden kazanılır.

Lamina Diş Yapılmasını Gerektiren Durumlar

Diş sorunları yaşayan her yaştan kadın-erkek bireye uygulanabilen lamina diş kaplamaları, özellikle diş yapılarındaki sorunlar sebebiyle estetik kaygı yaşayan bireylerin tercih ettiği bir yöntemdir. Birçok farklı sebebe dayalı olarak yapılabilen lamina diş kaplamaları,

Kırılmış veya aşınmış dişlerin restore edilmesi,
Ayrık dişlerdeki aralıkların kapatılması,
Beyazlatma yöntemleri yeterli olmayan sararmış ve koyulaşmış dişlerin revize edilmesi,
Dişlerdeki şekil bozukluklarının düzeltilmesi,
Eskimiş ve sararmış dolguların yenilenmesi,
Eğrilmiş ve çapraşıklaşmış dişlerin düzeltilmesi,
Diş yapılarındaki kalıtsal bozuklukların onarılması gibi sebepler, lamina diş kaplaması yaptırmayı gerekli kılan sorunlardır.

Lamina Diş Kaplama Nasıl Yapılır?

Lamina diş kaplama uygulamasının her aşaması, doktor- hasta arasındaki fikir birliğine bağlı olarak ilerler. İlk seansta hastanın ağız içi ölçüleri oldukça hassas bir ölçümleme yapılarak alınır. Alınan ölçülere uygun olarak hazırlanan model üzerinde laboratuvarlarda mock-up adı verilen testler yapılır. Elde edilen model konusunda hasta ile fikir birliği oluşunca, yapıştırılacak dişlerin hazırlanması aşaması başlar. Lamina diş kaplaması yapılacak diş sayısına göre uygulamanın süresi farklılıklar göstermekle birlikte, oldukça kısa sürelerde dişlerin yapıştırılması gerçekleşir.

İlk aşamada geçici kaplamalarla uyum sürecini kontrol eden diş hekimleri, sorun yaşanmaması halinde son düzenlemeleri yaparak gerçek porselenlerin yapımı sürecini başlatır. Özel bir yapıştırıcı ile dişlere sabitlenen lamina kaplamalar, aynı gün kullanılmaya başlanabilir. Hastaların diş etlerinde bir sorun bulunmaması halinde, 2 veya 3 seans sonunda lamina diş kaplaması tedavisi sonlandırılarak hasta yeni dişlerini kullanmaya başlayabilir.

Lamina diş tedavisi, ileri derecede diş eti çekilmesi bulunan kişilere tavsiye edilmez. Bunun dışında, çene yapısında belirgin bozukluklar olanlar, gece uykusunda diş sıkma alışkanlığı olanlar ve tırnak, kalem ısırma gibi alışkanlıklara sahip olan bireylerde uygulanmaz. Diğer tedavi usullerine göre daha maliyetli olmasına rağmen, elde edilen sonuçlar tüm beklentileri karşılar niteliktedir.

Lamina Diş Estetiği Fiyatları

Lamina diş estetiği uygulaması elde edilen mükemmel sonuçlar sebebiyle, günümüzün en popüler diş tedavi yöntemlerinden biri haline gelmiştir. Diğer estetik diş tedavi yöntemlerine nazaran biraz daha maliyetli olmakla birlikte, hasta beklentilerinin eksiksiz bir şekilde karşılanması, lamina diş estetiğini ayrıcalıklı bir konuma getirmektedir.

Lamina porselen diş kaplama fiyatları, birçok farklı kritere bağlı olarak belirlenmektedir. Oldukça hassas bir klinik ve laboratuvar süreci gerektiren lamina kaplama tedavi fiyatları,

Yapılacak diş sayısı,
Dişlerdeki deformasyon ölçüsü ve çürük sayısı,
Ağız sağlığı ile ilgili ekstra işlem gerekip gerekmediği göz önünde bulundurularak belirlenmektedir.

Doktor ve hasta arasında gerçekleşen ilk seans sonunda, fiyat tespitleri yapılarak hastaya bildirilmekte, onay alındığı takdirde tedavi planı oluşturulmaktadır. Farklı nedenlere ve kullanılan malzeme kalitesine göre değişkenlik gösterebilen lamina diş kaplama fiyatları hakkında en gerçekçi bilgi, tedaviyi uygulayacak olan hekim tarafından verilmektedir.

Lamina Diş Estetiği Tedavi Süreçleri

Lamina diş estetiği talebiyle başvuru yapan hastalar için, ağız içi ölçülerinin alınmasıyla tedavi süreci başlar. Kişiye özel olarak hazırlanan model laboratuvarda testlerden geçirilerek hastanın onayına sunulur. İlk aşamada hastanın dişlerine geçici kaplama yapılarak uyumlu olup olmadığı gözlemlenerek olası sorunlar düzeltilir. Hastanın olur vermesi sonrasında dişe kaplanacak gerçek porselen kaplamalar hazırlanır. Özel ve kuvvetli bir yapıştırıcı vasıtasıyla dişlere yapıştırılan lamina kaplamalar, düzenli temizlik ve bakım yapıldığı takdirde ömür boyu sorunsuz olarak kullanılabilir.

Hastanın diş eti sorunu veya tedaviye ihtiyaç duyacağı herhangi bir ağız ve diş sorunu yoksa lamina diş kaplama tedavisi 2-3 seans içerisinde son bulur. Takıldığı gün kullanılabilen lamina kaplamalar, doğal diş görünümüne en yakın sonuçların elde edilebildiği yegâne tedavi şeklidir. Bu sebeple titiz bir klinik ve laboratuvar çalışması sonucu imal edilirler. Kaplamaların uzun yıllar kullanılabilmesine olanak sağlayan en önemli etkenlerden biri de, dişi yapacak olan hekimin bilgi ve tecrübesidir. Bu yüzden, lamina kaplama ihtiyacı duyan hastaların doktor seçimine özen göstermeleri gerekir.

Lamina Diş Estetiği Hangi Durumlarda Yapılmalıdır?

Lamina diş estetiğini gerekli kılan en önemli sebeplerden biri, hiç kuşkusuz diş ve yüz estetiğinin sağlanmasıdır. Özellikle diş yapıları konusunda estetik kaygıları olan bireyler tarafından tercih edilen lamina diş estetiği,

Ayrık durumda bulunan ön dişlerin kapatılması,
Aşınmış veya kırık dişlerin restore edilmesi
Şekil bozukluğu olan dişlerin onarılması,
Sararmış ve renk değiştirmiş dişlerin doğal görünümüne dönüştürülmesi,
Dişlerin uzunluklarının artırılması,
Eğri ve çapraşık dişlerin düzeltilmesinde
Beyazlatma yöntemleriyle beyazlatılamayan dişlere doğal görünüm kazandırılmasında,

Lamina estetik porselen kaplama uygulaması yapılmaktadır. Kırılma ve düşme gibi herhangi bir olumsuzluk yaşanmadan kullanılabilen lamina kaplamalar, diş eti çekilmeleri ve iltihaplanmalar sonucu zarar görebilirler. Bu sebeple, ağız ve diş sağlığı ile ilgili sorun yaşandığında, en kısa sürede doktor kontrolü gereklidir.

Diş Ağrısı

Diş ağrısı yaşadığımız en zorlu sağlık sorunlarından biridir. Dişlerde meydana gelen çürükler, eski dolgulardan kaynaklanan sızıntılar, diş eti problemlerine bağlı olarak gelişen hassasiyet gibi sorunlar diş ağrısını beraberinde getirmektedir. Diş ağrısı hafif sızlama şeklinde olabileceği gibi farklı durumlarda daha ağır seyrederek dişte şiddetli zonklama tarzı ağrıya sebep olabilir. Özellikle sinir dokusunun sorun yaşamasına bağlı olarak gelişen bu ağrılar şiddetli ve dayanılmaz olabilmektedir. Çeneye ve başa vuran ağrılarda diş sorunlarına örnek gösterilebilecek olan ağrılardandır.

Diş Ağrısı Ne zaman Ortaya Çıkmaktadır?

Diş ağrısının birçok farklı sebebi olabilir. Tedavi için öncelikle ağrının sebebi bulunmalıdır. Diş ağrısının en sık rastlanılan sebebi diş çürükleridir. Çoğu zaman diş çürükleri hastanın temizlemeye zorlandığı dişlerin ara yüzlerinden başlar. Başlangıç aşamasında hasta içerden başlayan çürüğü farkedemediğinden çürük ilerlediğinde ve ağrısı olduğunda hekime başvurmaktadır. Diş ağrısı çürük dişlere bağlı oluşmasının yanında diş eti problemlerine bağlı olarak ta gelişebilir. Özellikle diş üzerinde oluşan diş taşlarının temizlenmemesi ve diş etine zarar vermesi de etkendir. Bu durumda da bir ağrı söz konusu olabilmektedir. Bunun dışında halk arasında 20 yaş dişleri olarak bilinen üçüncü büyük azı dişleri de çenelerin en arkasında yer aldığından sıklıkla sürmeye yer bulamaz ve gömülü olarak kalırlar. Sürme aşamasında öndeki dişe ve çeneye baskı yaparak ağrıya sebep olabilirler.

Diş Ağrısı Nasıl Tedavi Edilmektedir?

Diş ağrısının tedavisi öncelikle ağrının kaynağının tespit edilmesiyle başlar. Diş ağrısının sebebi bulunduktan sonra uygulanacak yöntemler belirlenir. Diş hassasiyeti sebebiyle gelişen ağrıların giderilmesi için hassasiyet giderici ajnların kullanılması gerekir. Eğer ağrı diş çürüğünden kaynaklanıyorsa çürük diş mutlaka tedavi edilmelidir. Dişin pulpasına ulaşmamış küçük çürükler için dolgu tedavisi yapılabiliyorken, daha ileri çürükler kanal tedavisi gerektirebilmektedir. Özellikle gece ortaya çıkan ağrıların nedeni hormonal değişiklerle damar içi basıncın artması ve damarsal genişlemelerin diş üzerinde sinirlere baskı yapması ile ilgilidir. Gece başlayan diş ağrıları için yapılabilecek en doğru şey bir hekime başvurmaktır.

Dent Balat Bursa Diş Kliniği

Bilgi verir misiniz randevu almak istiyorum